TÜRKİYE REACH YÖNETMELİĞİNİ UYUMLAŞTIRMAYA ADIM ADIM YAKLAŞIYOR...

Boyatürk Dergisi - 2014 Ağustos-Eylül Sayısı

Avrupa Birliği’nin 2006 tarihinde yayımlayarak yürürlüğe soktuğu REACH Yönetmeliğinin yarattığı etki ve yankı tüm dünyada genişleyerek sürüyor. A.B.’ni takiben Kore ve Çin kendi REACH benzeri kimyasal kayıt ve veri derleme mevzuatlarını devreye soktular, Japonya geçmiş kimyasal kontrol mevzuatlarını revize etti, ABD ise TSCA mevzuatının kapsam ve derinliğini arttırdı. A.B.’ne aday ülke olmamız nedeniyle Türkiye’nin de bu değişikliklerden etkilenmemesi kaçınılmazdı. 2013 yılının sonunda yayımlanarak kademeli olarak yürürlüğe giren SEA Yönetmeliğinin (Maddelerin Ve Karışımların Sınıflandırılması, Etiketlenmesi Ve Ambalajlanması Hakkında Yönetmelik) uyarlandığı A.B. CLP Yönetmeliği gibi A.B. REACH Yönetmeliği de er ya da geç uyarlanması gerekiyordu. Hatta Avrupa Birliğinde CLP’nin REACH mevzuatından 2 yıl önce yayımlandığını düşünürsek biz Türkiye olarak uyum konusunda geç kalmıştık.

Hem eşdeğer koşulları geçerli kılmak hem de kimyasallara dair kontrol ve korunmayı A.B. ile aynı seviyeye çekmek amacıyla T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı REACH Yönetmeliğini uyumlaştırmak için 2011 yılında projesine başlamıştı. Proje 2013 yılında Türkiye’nin REACH mevzuatının taslağının hazırlanması ve biraz yüzeysel de olsa Sosyo Ekonomik analizlerinin yapılması ile sonuçlandırılmıştı. Geçtiğimiz aylarda en son yabancılar tarafından Türk REACH’i olarak adlandırılan ‘’Kimyasalların Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Hakkında Yönetmelik’’ kısaca “KKDİK” mevzuatının taslağı endüstrinin görüşüne açıldı.

Taslak yönetmelikte yer alan tarih ve bilgilere göre, KKDİK Mevzuatı kapsamında, 31 Aralık 2018 tarihinden önce üretilmiş veya ithal edilmiş yılda 1 tonu aşkın kimyasallar için kayıtlar 31.12.2015 tarihinde başlamak üzere ve en geç 31.12.2018 tarihinde kadar kimyasal madde kayıtlarının tamamlanması gerekmektedir. A.B. REACH mevzuatından farklı olarak maddelerin zararlılık özellikleri ve tonaj bantları için farklı kayıt tarihleri KKDİK’te öngörülmemiştir. Farklı kayıt tarihlerinin A.B. REACH mevzuatı kapsamında SIEF’ler için karmaşa ve belirsizlik yarattığı gerçeği düşünülünce bunun doğru bir yaklaşım olduğu, tüm kayıtçıların eş bir tam kayıt tarihine sahip olmaları anlamında olumlu olduğu öngörülebilir. Ancak, 2014’ün neredeyse son çeyreğine girdiğimiz bir dönemde henüz resmi olarak yayımlanmamış bir yönetmelik olduğu düşünülünce 3 yıl gibi bir sürenin KOBİ’ler için uyum sağlamaya yeterli olacağı konusu biraz şüphelidir.

KKDİK son kayıt tarihi ile A.B. REACH’in en geç kayıt tarihi kıyaslayınca arada 7 ay olduğu görülmektedir. Yani KKDİK son kayıt tarihi gelmeden önce A.B.’de 1 ton bandının üzerindeki tüm kimyasalların kaydı tamamlamış olacaktır. Bu avantaj, SIEF’lerin ellerindeki verinin KKDİK için kullanımı konusunda mutabakat sağlanır ise KKDİK konusunda gerek yabancı gerek yerli üreticiler yeniden test ve analiz zorluklarına katlanmadan kayıtlarını gerçekleştirebileceklerdir. Ancak tabi bu verilerin Türkçeye çevrilmesi, SIEF’lerin bu konuda karşılanabilir ve makul bedeller biçmesi ön şart olacaktır.

Diğer bir yandan ilk A.B. REACH kayıtlarına dair (2010 Aralık ) verilerin üzerinden fikri mülkiyet hak süresi olan 10 yıl geçmeden KKDİK son kayıt tarihinin gelmesi, SIEF’lerin bu konuda uzlaşı sağlamaz veya afaki ücretler talep etmesi durumunda, bu seçenek güçleşecek ve şirketler yeniden veri elde etmenin yollarını arıyor olacaklardır.

İthal kimyasallar için Yurt dışı üreticilerin Tek Temsilci atama imkânına sahip oluşu KOBİ ölçeğindeki ithalatçılar için kolaylaştırıcı bir seçenektir. Ancak, nasıl A.B. ithalatçıları Türk Kimya ihracatçılarından kendilerine kayıtlı madde satmalarını istedilerse, Türk kimyasal ithalatçıları da aynı ısrarı kendi üreticilerine göstermeyi ihmal etmemeliler.

SEA Sınıflandırma ve etiketleme bildirimlerinin 2015 Haziran ayına kadar tamamlanması gerekmektedir. 2015 yılının sonu itibari ile KKDİK kayıt dönemi başlayacaktır. 2015 Mayıs ayına kadar kimyasal maddelerin ve 2016 Mayıs ayında kadar da karışımların SEA Yönetmeliğine uygun olarak etiketlenmesi gibi mevzuat yükümlülükleri ile Türk ve Global kimya endüstrisini meşakkatli bir dönem beklediğini söylemek pek de yanlış olmayacaktır.

İLETİŞİM BİLGİLERİ