A.B. KATILIM MÜZAKERELERİ ÇERÇEVESİNDE TÜRK KİMYASAL MEVZUATINDAKİ SON GELİŞMELER

Boyatürk Dergisi - 2011 Ağustos-Eylül Sayısı


Türkiye dışında çok sayıda firmanın ülkenin kimyasalların envanteri ve kontrolü hakkındaki yeni yönetmeliğine aşina olmalarına rağmen, yayımlanmış ve yürürlüğe girmiş olan diğer kimyasal yasaları hakkında daha az farkındalık olduğu ve bunların yeterince dikkat çekmediği görülmektedir.

Tümü 26 Aralık 2008’de yayımlanmış olup bir yıllık bir geçiş dönemi sonunda 26 Aralık 2009 tarihinde yürürlüğe giren bir dizi yönetmelik mevcuttur. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
• Kimyasalların envanteri ve kontrolü yönetmeliği
• Tehlikeli madde ve müstahzarların güvenlik bilgi formlarına dair yönetmelik
• Tehlikeli madde ve müstahzarların sınıflandırması, etiketlenmesi ve ambalajlanmasına dair yönetmelik
• Bazı tehlikeli madde ve müstahzarların kullanım ve pazarlanması hakkında kısıtlamalara dair yönetmelik.

Bu yönetmeliklerin temel hedefleri arasında hükümetin tehlike değerlendirmesi yapma yeteneğini artırması, en tehlikeli maddeleri önceliklendirmesi, maddeler hakkında veri sağlanabilmesi, ulusal bir envanter oluşturulması ve kimyasallardan kaynaklanan tehlikeler konusunda farkındalığın artırılması sayılabilir.

Tüm bu yönetmeliklerin artık geride bir geçiş dönemi kalmaksızın yürürlükte olduğu ve Türkiye Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın uygulama ve denetim faaliyetlerine hız vereceği konularına dikkat çekmek gerekir.

Güvenlik Bilgi Formları Hükümleri

A.B. firmaları, Avrupa dahilinde 1 Aralık 2010 tarihi itibarıyla güvenlik bilgi formlarının hazırlanmasına yönelik yeni bir A.B. yönetmeliği yürürlüğe girmiş olmasına rağmen, Türkiye’nin hala REACH Yönetmeliği’nin önceki Annex II’sinde düzenlenmiş olan eski güvenlik bilgi formu formatını kullandığını dikkate almaları gerekmektedir.

Güvenlik bilgi formlarına yönelik Türk yönetmeliğinin gereklilikleri şu şekilde sıralanabilir: Kimyasal isimleri, risk ve güvenlik cümlecikleri ve bölüm başlıkları Türkçe olmalıdır. Buna rağmen, bakanlığın uygulamalarına bakıldığında, güvenilir yazılımlar tarafından oluşturulmalarına rağmen bazı güvenlik bilgi formlarının yanlış çevrilmiş cümleler ve bölüm başlıkları içerdiği saptanmıştır.

Yönetmeliğin getirmiş olduğu diğer bir zorunluluk da, güvenlik bilgi formlarını hazırlayan ve onaylayan personelin yerel otorite tarafından sertifikalandırılmış olması ve bu sertifikasını talep halinde ibraz etmesidir. Güvenlik bilgi formlarının, Türkiye’ye yapılan ilk ihracatta ve sınıflandırma veya içerik bilgilerinde herhangi bir revizyon durumunda elektronik kopyalarının bakanlığa sunumu yasal zorunluluktur. Türkiye’nin hali hazırda REACH Yönetmeliği’ni uygulamadığı göz önünde bulundurularak, içinde “1907/2006 EC Yönetmeliği’ne göre” şeklinde bir ifadenin yer alacağı alıntı Türk güvenlik bilgi formu yönetmeliği ile uyumlu olmayacaktır.

CLP Yönetmeliği

Tehlikeli madde ve müstahzarların sınıflandırması, etiketlemesi ve ambalajlanmasına yönelik Türk yönetmeliği, Türk mevzuatını A.B. tehlikeli maddeler direktifinin 29. Teknik Uyum’una uygun hale getirmiş bulunuyor.

Türkiye, A.B. CLP Yönetmeliği’nde düzenlenmiş olan gereklilikleri 2012 yılı sonunda uygulamayı planlıyor. Ancak bu tarihten önce, bir önceki A.B. sembollerini ve sınıflandırma sistemini kullanmaya devam edecek, dolayısıyla Yönetmelik henüz uyumlaştırılmış durumda olmadığından ve tehlike ve önlem cümleciklerinin resmi tercümeleri bulunmadığından dolayı CLP etiketlemesi resmi olarak kabul edilmeyecektir.

Türkiye’ye ihracat gerçekleştiren tüm firmalara etiket ebadı, sembol büyüklüğü ve okunurluk gibi konularda A.B. CLP Yönetmeliği’nin yürürlüğe girmesinden önce Avrupa’da uygulanmakta olan etiketleme sistemi gerekliliklerine uymaları ve güvenlik bilgi formları için geçerli hükümler etiketleri de bağladığından tehlike sembolleri, risk ve güvenlik cümleciklerinin de mutlaka Türkçe dilinde olması konularına gerekli özeni göstermeleri şiddetle önerilmektedir.

Biyosidal Ürünler Yönetmeliği

1998 tarihli A.B. Biyosidal Ürünler Yönetmeliği Türkiye’de, biyosidal ürünlere yönelik 31 Aralık 2009 tarihinde bir yönetmelik yayımlamış olan Sağlık bakanlığı tarafından uygulamaya konmuştur. Bu yönetmelik üretici ve ithalatçılardan, piyasaya arz etmiş oldukları ürünleri için geçici bir başvuru talep etmektedir.

Boya ve kaplama endüstrisi cephesinden bakmak gerekirse, bunun 7-8-10-21 ve nadiren de 19 numaralı ürün tiplerine etkisi olacağının altını çizmek gerekir. Film koruyucular, ahşap koruyucular ve bozunmayı önleyici boyalar yönetmeliğin odak noktasında ve kapsamında bulunan ürün gruplarıdır.

Envantere geçici bir başvuruda bulunmak için firmalar, aktif madde, formül detayları ve ürün tipini belirten bir veri formunun yanında Türk yönetmeliğine uyumlu bir güvenlik bilgi formu ile standart kimyasal etiketleme gerekliliklerini de barındıracak biçimde yönetmeliğin özel hükümlerine uygun etiketleri ilgili mercie ibraz etmek zorundadırlar. Bu geçici başvurunun bakanlık tarafından onaylanması sonrasında, firmalar ürün ruhsatlandırması için başvuruda bulunabileceklerdir. Yönetmeliğin yürürlüğü öncesinde, bakanlığın farklı merci veya departmanları tarafından düzenlenmiş ve ruhsatlandırılmış ürünler eski izinlerinin sona ereceği tarihe kadar piyasada yer almayı sürdürebilirler. Bununla birlikte geçici başvuru zorunluluğu devam eder.

Hali hazırda piyasada olan ürünlerin, bu tarihten sonra piyasada kalmalarının sağlanabilmesi amacıyla, ruhsatlandırılma son tarihi 30 Aralık 2011’dir; dosyası sunulmamış bir biyosidal ürün bu tarihten sonra piyasadan çekilebilecek veya gümrük belgesi onaylanmayacaktır. Özellikle, halk tarafından kullanımları daha mümkün olan 1-5, 14, 18 ve 19 ürün tipleri için izin başvurularının 30 Aralık tarihinden önce yapılmış olması gerekiyor.

Endüstrinin temel kaygısını, yukarıda anılan son tarihlerin, aktif madde değerlendirmelerinin raportör üye ülkeler tarafından A.B. Direktifi kapsamında tamamlanmasından önceki bir tarihe denk gelmesi oluşturuyor. Bir aktif maddenin değerlendirme sürecinden başarıyla geçememesi halinde, bu değerlendirmeden önce Türk yetkili mercileri tarafından verilmiş olan bir ürün izni geçerliliğini yitirecek veya ruhsat yerine kısa bir uzatma süresi verilebilecektir.
Son olarak dikkat edilmesi gereken husus, Sağlık Bakanlığı tarafından verilecektir.

 

Gürhan Varlık

A.B. Kimyasal Mevzuat Danışmanı

CRAD Çevre Risk Analiz Denetim ve Eğitim Hizt.Ltd.Şti.

İLETİŞİM BİLGİLERİ